24 Ocak 2023 - Salı

Kaliteli siyasetçi kaldı sanki!..

Zonguldak basını çoğu zaman siyasetçilerin eleştiri konusu oluyor. Ama basının çalıştığı siyasetçiler de pek kaliteli değil hani!..

Yazar - Seda Fidan
Okuma Süresi: 5 dk.
Seda Fidan

Seda Fidan

zonguldakseda@hotmail.com.tr - 05466635167
Google News

“Basında kalite kalmadı, işini düzgün yapan gazeteci yok, avanta alan gazeteci çok, gazeteciler birbirini yiyor… vesaire” basını dillerine dolayan bir kesim var Zonguldak’ta.

Bu kesimin büyük çoğunluğunu siyasiler oluşturuyor.

Haklı oldukları taraflar var elbet.

Mesela “Basın birbirini yiyor” eleştirilerinde haklılar

Ama siyasetçiler daha çok birbirlerini yiyor!..

Basın birbirini çoğu zaman fikir ayrılıkları anlamında yiyor.

Bir kuruluşun yazdığını, diğeri yazmak veya aynı fikirde olmak zorunda değil.

Bir kuruluş kendi yazdığının tam tersini yazan bir kuruluş görünce kendini ortaya atıyor; “Beni takip etmeye devam edin. Ben ne yazarsam tam tersini yazan gazeteciler türedi” diyor.

Siyasetçiler ve basın mensupları bu anlamda; “Körler sağırlar birbirini ağırlar” misali yani.

Basın kuruluşları ve çalışanları ayrı ayrı çatılar altında barınıyor.

Siyasetçiler aynı mı?

Aynı çatı altında olanlar bile birbirlerini yiyor.

Belediye Başkanı Milletvekilini, Milletvekili Belediye Başkanını, İlçe Başkanı İl Başkanını sevmiyor veya menfaat çekişmesinden dolayı kendi siyasi partilerinin kuyularını kazıyorlar.

Sonra da basını eleştiriyorlar.

Ak Partide lafta birliktelik pozları veriliyor ama içeride birbirlerini yiyorlar.

CHP’ de durum aynı.

İyi Partide İl Başkanlığı seçimi oldu tek aday üzerinde duramadılar, siyasi menfaat uğruna 3 adayla sandığa gidildi

Adaylıktan çekilenler de, seçimi kaybedenler de seçilen İl Başkanı hakkında dedikodu yapıyor şu günlerde veya seçileni beğenmiyor.

Kaldı ki, “İl Başkanının tercih ettiği belediye başkanı ve milletvekili adayları gösterilirse sandığa gitmeyiz” diyenler var.

MHP’de Şubat ayında yine İl Başkanlığı kongresi olacak..

O çatı altında da atanan il başkanını istemeyen eski ve yeni isimler,  adaylık yarışına girip mevcut il başkanı aleyhine çalışmaya başladılar bile.

Basını Kalitesiz görenlerin Kalitesi ortada işte.

Evet, basın eskiden dördüncü kuvvetti.

Evet, basına eskiden saygı vardı.

Gazeteci gazeteciliği, siyasetçi siyasetçiliğini, atanan bürokrat bürokrat olduğunu unutmadan saygı çerçevesi içerisinde üzerine düşen görevi yapıyordu.

Şimdi atanan bürokratlar şehirden çok kendini atayanların menfaatleri doğrultusunda hareket ediyor,

Siyasetçiler özellikle maddi manevi çıkarlar için sözde ailemiz dedikleri siyasi partilerde birbirlerine düşman oluyor.

Haliyle basında çalışmak zorunda kaldıkları insanların huyuna gitmek için şekilden şekle giriyor.

“Basın avanta alıyor” diye eleştiren siyasetçiler kendi aleyhinde yazı yazanları veya yazmakla tehdit edenleri paraya boğuyor, ondan sonra basın avanta alıyor diye eleştiri yapıyor.

Siyasetini, görevini düzgün yap kardeşim, özel hayatını düzgün yaşa ki, basının eleştirilerine maruz kaldıktan sonra para verip, “Yazma bir daha deme”

Alan kadar veren de suçludur.

Verip susturduktan sonra parayla doyurduklarından yola çıkarak bütün basın mensuplarına “Avantacı” yakıştırması da yapmayın.

Seni iyi niyetle yazmadan uyaran basın mensuplarına; “Sana mı kalmış, yazarsan yaz” ağzı yapıp, üstü kapalı da olsa seni yazanın peşinde onu doyurup susturabilmek için de koşma,

Hadi koşup doyuruyorsun “Sana mı kalmış” dediklerinle, doyurduklarını aynı kefeye koyma.

Son 2 seçimdir inanın siyasetteki kalite de düşüyor.

Siyasi partilerde, seçim çalışmalarında görmediklerimiz aday olarak gösteriliyor.

Siyasi partilere emek verenler de son iki seçimdir menfaat çekişmeleri için birbirlerini yiyor.

Sonra olan kavgaları yazan basını yalanlayıp ya “Yalan haber” diye açıklama yapıyorlar ya da “Biz bir aileyiz kol kırılır yen içinde kalır” ağzı yapıyorlar.

İnanın bana Zonguldak’ta tüm siyasi partilerde durum bu.

İki dönemdir hevessiz çalıştığım seçim döneminin ardından bu seçimde ne yapacağıma inanın karar vermiş değilim.

Ya sırf işim olduğu için kalitesiz siyasetçiler olsalar bile çalışmaya devam edeceğim,

Ya da kimsenin peşinden koşmayacağım.

Bu söylediğim kalitesiz kelimesi mevcutların yüzde 60’ı içindir.

Yeni aday olacakları bir görelim bakalım durum ne gösterecek?

Demek istediğim basının kalitesi kadar siyasetçinin de kalitesi de ortada!..

Bu isimlerle yola çıkılırsa kalite hiç kalmaz.

Siyasette de basında da kaliteli isimler lazım.

Ya da siyasetini ve ya işini menfaat uğruna değil gönülden yapacak birileri.

Şuan basında da siyasette de durum bu.

Yalandan yere kimse kimseye laf atmasın.

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.